Haber

Galatasaray, Skibbe, Altyapı

Milliyet’teki köşesinde Uğur Melek’e bu üç isimden oluşan bir değerlendirme yapmıştı. Amacı Skibbe ile altyapı arasındaki uyumu Galatasaray uygulamasının veya uygulanamamasının gündeme getirilmesi idi.

Sevgili Meleke’nin unuttuğu şey ise Galatasaray’ın Skibbe’yi transfer ederken amaç farklılığının olduğudur.

Birincisi, Adnan Polat Alman teknik adamlarla çalışmak ister. Nedeni; Alman teknik adamlar sahadaki işlerine bakarlar, dışarıdaki işler ile kulüp işlerine karışmazlar. İkincisi, konuşarak ikna edilebilir olmalarıdır. Sonuncusu ise görevlerine son verilirken sorun çıkarmazlar, kolaylıkla ikna edilebilirler.

Şimdi bunları görmezlikten gelip sırf Skibbe’nin altyapı ve gençleştirme prensiplerine sahip teknik adam olma özelliğini analiz etmek, Türkiye futbolu ve Galatasaray açısından eksik bir değerlendirme olur. Çünkü ülkemizde kamu ve özel kurumların kendilerine ait her koşul için gizli gündemleri vardır.

Galatasaray, Türkiye’deki kulüpler arasında en iyi alt yapıya sahip olduğu gerçeği herkes tarafından kabul edilmektedir.

Sorun ise sadece kaliteli altyapıya sahip olmak değil, esas olan bununla ilgili prensiplere ve kültüre sahip olabilmektir. O gencecik, pırıl pırıl gençlerin arkasında sonuna kadar durma cesaretini göstermektir.

Karşımızda Semih örneği herkese ders olabilecek nitelikte durmaktadır.

Dersi alabilirsek…

Endüstriyel futbolun kendine ait kuralları vardır (istediğimiz kadar eleştirelim). Bu kuralara uyum gösteren ülkelerin takımları; ya Real Madrid, Milan gibi büyük paralar harcayarak, popüler takım kimliği kazanıp, başarılarla saygınlık kazanır. Ya da Arsenal, Sevilla gibi gencecik oyuncular bularak futbol kamu oyuna sunup, sıralama olarak başarılı olmasa bile sahip olduğu prensiplerle ve futbol kalitesi sayesinde saygınlık kazanır.

Günlük başarılar içine sıkışıp kalındığında ne kulüp başarılı olur, ne de futbol adına ortaya kalite konulabilinir, bunu yıllardır yaşayarak öğrenmemize rağmen bu kısır döngüden kurtulamadık. Maalesef Galatasaray şimdi bu kısır döngüde kıvranıp duruyor.

Sakın ola ki kimse Çarşamba akşamki 2-2 lik skora takılıp kalmasın. Bu olması kaçınılmaz skor ya bugün ya da yarın olacaktır.

Tıpkı kazanılan şampiyonlukların Fenerbahçe’nin hatalarından dolayı kazanıldığı gerçeği gibi… Hiç bir şeyin Galatasaray’ın inisiyatifinde olmadığı gibi…

Sayın Müslüm Gülhan’a ve Gülhan’ın yazılarını Futbolistan.net ile paylaşan Birgün Gazetesine teşekkür ederiz.

Daha Fazla Göster

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu