İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi 129 klasörden oluşan Şike davasının dosyasını Yargıtay’a gönderdi.

Hürriyet Gazetesi’nin haberine göre, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın da arasında bulunduğu 48 kişinin ceza aldığı 44 kişinin de beraat ettiği futbolda şike iddialarına ilişkin davada son söz Yargıtay’da.

13 çuval içersindeki 129 klasör, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlar Şubesi Müdürlüğü’nde görevli iki polis memuru ile davanın görüldüğü İstanbul 16’ıncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görevli iki memur eşliğinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na ait sivil bir minibüs ile Yargıtay’a gönderildi. Spartak Moskova’da oynayan Emenike’nin dosyası ise karar aşamasında ayrılmıştı.

YARGITAY ONARSA CEZA KESİNLEŞECEK

Yargıtay Şike davasına ilişkin kararını, İstanbul 16’ıncı Ağır Ceza Mahkemesince gönderilen 129 klasörden oluşan dava dosyasını inceledikten sonra açıklayacak.

Yerel mahkemece verilen karar Yargıtayca onanırsa Yıldırım’ın da arasında bulunduğu 48 kişinin hapis cezası ile 44 kişinin beraat kararı kesinleşmiş olacak. Yargıtay yerel mahkemece verilen kararı kısmen ya da tamamen bozarsa yargılama İstanbul 16’ıncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden yapılacak.

YARGILAMA 4,5 AY SÜRDÜ

14 Şubat 2012’de başlayan şike davası yaklaşık 4,5 ay süren yargılama sonunda 2 Temmuz 2012’de karara bağlanmıştı. Bir yıl tutuklu kalan ve kararla serbest bırakılan Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım 6 yıl 3 ay hapis çarptırılmıştı. Emenike’nin dosyası ise ifadesi alınamadığı için ayrılmıştı.

KARARA, 682 SAYFA GEREKÇE

2 Temmuz 2012’de karar bağlanan davanın gerekçeli kararı ise 39 gün sonra tamamlanmıştı. 682 sayfalık gerekçeli kararda şunlara yer erilmişti: “Demokratik bir hukuk devletinde suç isnadı altında bulunan bir kişinin, işgal ettiği makamlar ile temsilcisi olduğunu iddia ettiği toplumsal yapıların büyüklüğünün, adeta suçsuzluğuna karine olması gerektiğini savunması kabul edilebilir bir durum değildir.

Mahkememizce yapılan yargılama ve verilen hüküm; spor kulüpleri ve yönetimleri değil, centilmenlik ve sportmenlik çerçevesinde sürmesi gereken rekabet ortamını, kulüpleri lehine sözde avantaj sağlama çabası içerisine girerek, başta kendi kulübü olmak üzere tüm spor izleyicileri ve taraftarları, alınlarının teriyle sahada mücadele eden sporcular, teknik heyet olmak üzere tüm spor camiasına karşı suç işleyen sanıklar ve onlara yüklenen teşvik ve şike suçlarına ilişkindir.”

CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI İDDİANAMESİ PDF

HEM SANIKLAR HEM SAVCIDAN İTİRAZ

Mahkemenin gerekçeli kararının ardından Yıldırım’ın da arasında bulunduğu 48 sanık kendilerine verilen cezaya itiraz etmişti. Duruşma savcısı Ufuk Ermertcan da beraat eden 44 sanığın cezalandırılması gerektiğini belirterek mahkemenin kararına itiraz etmişti. Yıldırım avukatları aracılığı ile verdiği 330 sayfalık itiraz dilekçesinde şikenin olmadığını ve olamayacağı gerekçeleri ile anlatmıştı.

“BERAAT ETMEMİZ GEREKİR”

Davanın sanıklarından Giresun Spor eski Başkanı Olgun Peker, Fenerbahçe Spor Kulübü Yöneticileri İlhan Ekşioğlu ve Şekip Mosturoğlu’nun da arasında bulunduğu 19 kişi “örgüt” suçundan verilen cezada “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” kararına, suç işlemedikleri, beraat etmeleri gerektiği ve mahkemenin kararının yerinde olmadığı gerekçesi ile itiraz etmişti.

Yasa gereği hükmün açıklanması geri bırakıldığı zaman Yargıtay’a itiraz yapılamadığı için sanıklar itirazlarını bir üst mahkeme olan İstanbul 17’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne yapmıştı.

İstanbul 16’ıncı Ağır Ceza Mahkemesi’nce verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararı yerinde bulan İstanbul 17’inci Ağır Ceza Mahkemesi itirazı reddetmişti.

5 YIL SUÇ İŞLEMEZLERSE CEZA YOK SAYILACAK

İtirazın reddedilmesi ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı kesinleşmişti. 19 sanık 5 yıl içerisinde suç işlemezlerse bu ceza yok sayılacak ve sabıkalarına işlenmeyecek. Ancak 5 yıl içerisinde suç işlemeleri halinde ceza işleme konulacak.

“HUKUKİ SONUÇ DOĞURMAZ”

Spor hukukçusu avukat Şekip Hardal ise hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına ilişkin şunları söyledi: “Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder.

Denetim süresi olan beş yıl boyunca kasten bir suç işlenmemesi ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranılması durumunda, açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak davanın düşmesine karar verilecektir.

Böylece suçlu hiç yargılanmamış gibi olacak ve suçu sabıka kaydında görülmeyecektir. Sanığı mümkün oldukça toplumsal hayata bağlı tutmak kanun koyucunun en önemli amacıdır.. Bu kararın Beraat kararı anlamı taşımadığı da herkesin malumudur.”