‘Yerine göre kabadayı yerine göre salon erkeği olmak’, kültürsüz Türk modernleşmesinin görkemli bir çifte standardı…
Sonuçta ikisi de olmuyor, kabalık baki kalıyor…
Bir yerlere gelinince, ‘Güçlü olan iktidardadır, iktidardaki de her şeydir’ sanılıyor.
İktidardaki kadir-i mutlak; o hiç yanılmaz, hiç yenilmez, o varsa yamuk bir şey olamaz.
Bir yandan milletçe demokrasi diye ağlaşırken bir yandan ‘imparator’, ‘kral’ sıfatlarına düşkünlüğümüzün başka izahı var mı?
İmparatorun vurduğu yerde Emre Belözoğlu bitmiş. Makbul kültürün gürbüz bir çocuğu, bir askeri o…
Terbiyesi futbol yeteneğiyle ters orantılı…
‘Atıl kurt’ diyorlar, İsviçreli futbolculara dirsekle tekmeyle girişiyor.
FIFA’da ‘Sus’ diyorlar, ser verip sır vermiyor. Yüzü bir tek koşunca kızarıyor.
Etrafa saldırmayı ‘arslanlar gibi savaşmak’ sanıyor. Kanıt yetersizliği nedeniyle ırkçılıktan ceza almamasını İngilizlerin sorunu sayıyor…
Futbolu değil, iş ahlakı yüzünden forma bulamadığı Avrupa’dan kös kös yurda dönerse omuzlara alacağız.
Önceki gece ulusal takımın kaptanlık bandını verdiğimiz gibi.
Şike suçlusu Gökdeniz’i ‘zavallı çocuk’ yapıp ulusal takıma aldığımız gibi…
İsviçre maçında doruğa çıkan ahlaki çöküntüyle ödeşemenin vahim sonuçları birer birer ortaya çıkıyor şimdi.
Terbiyesizlik makbul bir davranış sistemi oldu. Ötekine saygı, sportmenlik, vicdan ödeşmesi, özeleştiri ise zayıflık…
Aslan türüne ayıp oluyor ama haydi ‘Arslanlar’, kim tutar sizi.
Not: İbrahim Altınsay’ın 14 Eylül 2007 Radikal Gazetesi köşesinde yazdığı bu yazı sonrası Türk Milli Takım Kaptanı Emre Belezoğlu kendisine Otuz Bin YTL’lik maddi ve manevi tazminat davası açmıştır!
Sayın İbrahim Altınsay’a ve Altınsay’ın yazılarını Futbolistan.net ile paylaşan Radikal Gazetesine teşekkür ederiz.
