Küfür kıyamet kavgaların arasında kaldık. Toplu bir cinnet halindeyiz…
2010 Dünya Kupası Elemeleri’nde mücadele eden A Milli Futbol Takımımız, 5. Grup’ta 4 puanla ikinci sırada yer alıyor. İlk maçında Ermenistan’la deplasmanda karşılaşan Ay-Yıldızlı ekibimiz, tansiyonu yüksek maçtan 2-0 galip ayrılmasını bildi. İspanya maçına kadar kayıpsız gitme hedefindeki Türkiye, ikinci maçında eski gücünden uzak ve yeniden yapılanmaya çalışan Belçika ile Kadıköy’de 1-1 berabere kalarak ilk kaybını erken yaşadı. Ancak ne Ermenistan ne de Belçika maçında oynadığımız futbol ön plana çıkabildi.
Eylül ayında futbolumuz üzerinde kara bulutlar dolaşırken, tartışmalar ve kavgalar manşetleri süsledi, gündemi belirledi. Son olarak Milli Takımın iki önemli ismi kaptan Emre Belözoğlu ile Gökdeniz Karadeniz’in Belçika maçından önce kampta kavga ettikleri iddia edildi. Emre konuyla ilgili olarak, “Bunun gibi iddialar oldukça komik” dedi.
“Emre-Gökdeniz kavga etti” iddiasından kısa süre önce Sabah ve Fotomaç gazeteleri yazarı, ‘90 Dakika’ programının yorumcularından Hıncal Uluç ile Emre Belözoğlu arasında farklı bir tartışma çıktı. Hıncal Uluç’un canlı yayında, “Emre Belözoğlu Milli Takım’ın kaptanı olacak karakterde değil” sözleriyle açtığı tartışmanın ardından Emre’nin annesi rahatsızlık geçirdi ve Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, kampta bulunan Emre’ye ailesinin yanına gitmesi için izin verdi ve basın toplantısında Emre’yi eleştiren medyaya yüklendi. Fenerbahçe Kulübü de yaptığı yazılı açıklamada, Hıncal Uluç ve programın yayınlandığı televizyon kanalını ağır bir dille eleştirdi. Bu tartışmalar ışığında Dünya Kupası Elemeleri’ndeki ikinci maçına hazırlanmaya çalışan Ay-Yıldızlı ekibimiz, Belçika ile Kadıköy’de 1-1 berabere kaldı. Maçın son düdüğüyle birlikte skordan çok Fatih Terim ile Belçika Teknik Direktörü Rene Vandereycken arasında yaşanan tartışma gündeme geldi. Terim, rakip çalıştırıcının sahaya iki top attığını ifade ederken, “İtalyanca olarak ne söylediğini kendisine sorun. Kulübeye yaptığı hareket de İtalyancada çok ağır bir şeydir. Kendi sahamızda, kendi evimizde hiç kimseye karışmamışsınız. Ben de cevap vereceğim tabii, rakibe çiçek atacak halimiz yok” dedi. Vandereycken de “Terim’in hareketlerine karşılık hareket yaptım” açıklamasını yaptı.
Maç sona erdi, taraflar birer puan aldı ama ne tartışmalar ne de gerginlik sona erdi.
Belçika maçının sabahında yeni bir gelişme yaşandı. Hürriyet Gazetesi yazarı Yalçın Doğan, köşe yazısında “Küfürbaz Terim şangır şungur” başlığını kullanırken, Osman Tanburacı’nın arkadaşlarıyla sohbet ettiği sırada Fatih Terim tarafından aranarak küfürlere maruz kaldığını yazdı.
Kara Eylül’de kronolojik sıralama:
– A Milli Futbol Takımı Dünya Kupası Elemeleri’ndeki ilk maçı için Ermenistan’a siyasi gelişmelerin ışığında gitti.
– Belçika maçına sayılı saatler kala Hıncal Uluç’un Emre hakkında yaptığı yorumların ardından milli futbolcunun annesi fenalaştı. Terim, oyuncusuna annesinin yanına gitmesi için izin verdi.
– Basın toplantısında medyaya yüklenen Fatih Terim, “Bunları siz yapıyorsunuz.” dedi.
– Fenerbahçe Kulübü, “Hınç Almaya Devam Ediyor” başlığıyla Hıncal Uluç hakkında açıklama yaptı: “Benzer yorumların söz konusu bu programda olağanlaşması ve yoğunlaşması karşısında TV kanalı ve spor müdürünü sorumlu yayıncılığa davet ediyor aksi takdirde kendileri aleyhine de hukuk yollarına başvuracağımızın bilinmesini istiyoruz.”
– 2010 Dünya Kupası Elemeleri’nde Belçika ile oynadığımız maça beklenen ilgi gösterilmedi.
– Fatih Terim ile Belçika Teknik Direktörü Vandereycken arasında kameralara da yansıyan tartışma yaşandı.
– Belçika maçının ardından Yalçın Doğan, köşesinde Fatih Terim’in spor yazarı Osman Tanburacı’yı Sky TV’deki yorumları sebebiyle arayarak küfür ettiğini yazdı.
– Osman Tanburacı futbolumuzun bunlarla anılmaması gerektiğini, yazarlık yaptığı Sporx.com’da söylerken, medya ve federasyona büyük görev düştüğünü ifade ederek, yaşananların sorgulanması gerektiğini belirtti.
Eylül ayında futbolumuzdan çok tartışmalar ve kavgalar manşetleri süsledi. Ancak futbolumuzda bu gelişmeler yaşanırken, basketbolda harika günler yaşadık. 2009 Avrupa Şampiyonası’na katılmaya çalışan ‘12 Dev Adam’, elemelerde Ukrayna, Belçika ve Fransa’yı devirip 3’te 3 yaptı. 35 yaşındaki İbrahim Kutluay’a ‘milli takımların tamamında toplamda 250’nin üzerinde forma giyen tek isim’ olduğu için tribünlerini doldurduğumuz Abdi İpekçi’de Fransa maçı öncesi ödül verildi.
Basketboldaki gelişmeler güzel günlerin habercisi olurken, futbolumuzda son günleri tartışmalar ve kavgalarla geçirdik. Sizce neler yapılmalı, nasıl önlemler alınmalı? Bu kavga ortamı nasıl sona erdirilmeli? SÖZ SİZDE!
