Aslında bu yazıyı yazmak için baya bir geç kaldık ancak Antalya’daki TSYD seminerinde İBB takımı hocası Abdullah Avcı’nın konuşmalarından sonra yazmayı uygun gördüm.
Olayların en başından başlayıp bu güne gelirsek Türkiye Futbol Federasyonu’nun “ Gençlik Geliştirme Programı” diye bir uygulaması var. Bu uygulamadaki amaçların dışında bizim konumuzu bağlayan önemli madde; bu programın 20 temel ilkesinden ilki olan “ İyi birey, İyi vatandaş, iyi futbolcu” maddesi.
Şimdi bizim konumuzla alakalı olan kısma gelelim. Turkcell Süper Lig’in 16. haftasında oynanan İstanbul Büyükşehir Belediyespor – Kayserispor maçının ertesi günü ülkemizin büyük gazetelerinden olan bir gazetede; yeni emekli futbolculardan bir tanesinin “ Belediyenin alt yapısı Kayseri’ye çalıştı “ başlıklı yazı. Yazıyı yazan emekli futbolcu, yeni spor yazarı kişi ;İBB alt yapısında oynayan ve bu maçta top toplayıcılık yapan genç futbolcu kardeşimizin Kayserispor atağında taca çıkan topu hemen oyuna sokması için Kayserili futbolculara vermesini ve bu atakla Kayserispor’un gol bulmasını eleştirmiş. Bir de bu eleştriye “ Türk Futbolunun yeni gücü TTÇ “ diye ekleyip genç kardeşimizin resminide koyuvermiş gazete sayfasına. Bu golü eleştirmesini daha da vahimleştiren “Herhalde büyükleri onu “bizim takım atak yerken topu hemen verme” diye uyarmayı unutmuşlar” sözleri. Peki sen bir emekli futbolcu olarak bunları dersen sana sormazlar mı? “Sen yıllarca büyük bir camiada oynadın, sayısız kupalar kazandın; kendi alt yapındaki hatta şuan A takımda oynayan gençlere böylemi örnek oluyordun?” diye. Ayrıca yanılmıyorsam TFF’nun talimatlarında “ Top toplayıcıların kasten oyunu yavaşlatmasının Para Cezası” var.
Neyse, olayın bu kısmı bizi çok da fazla bağlamaz. Biz gelelim işin güzellikler tarafına.
Abdullah Avcı TSYD seminerinde bu konuya değindi. Söyledikleri TFF’nin Gençlik Geliştirme Programında yapılması gerekenleri; İBB’nin alt yapısından A takımına kadar her kademede uyguladığını gösterir nitelikteydi. “ Oradaki top toplayıcılar alt yapıdaki 10-11 yaşındaki gençler, büyükleri ne yapıyor görsün, ortama alışsın diye oraya getiriyoruz. Biz bu gençlere gelecek hazırlayacağız, ben böyle bir kere kaybederim, 3 kere başka türlü kazanırım “
İşte bu sözlerle Abdullah Avcı ve tüm ekibi iyi yolda olduğunu bana göre ispatlamıştır. Hatta öğrendiğim kadarıyla Federasyondan, Gençlik Geliştirme Programının yetkilisi bazı büyüklerden İBB Alt yapısına teşekkür edilmiştir; özelliklede Kayseri maçından sonra o genç kardeşimizin oyunu çirkinleştirmek yavaşlatmak yerine topu hemen oyuna sokmasından dolayı. Zaten Abdullah Hoca ve ekibinin alt yapılara ne kadar önem verdiği çalıştırdığı takımdan da bellidir. Malumunuz belirli bütçelerle ilerleyen, hiç taraftarı olmayan bir takıma, ligimizdeki bir çok takımı gezmiş yaşlı kurtlar yerine sürekli yeni gençleri oynatma çabası ve bu gençler ile ligde üst sıralara tutunma çabası takdire şayandır. En son Konyaşekerspor maçında da Abdülkadir ve Tevfik gibi Türk futbolunun geleceği olarak gösterilen 2 genci oynatmış ve Tevfik’te ilk resmi maçında golünü atmıştır.
Benim gözümde o günkü top toplayıcı kardeşimiz “İyi birey, iyi vatandaş, iyi futbolcu” olma yolunda ilk adımını atmıştır. İBB alt yapısının tüm kademelerinde görev alan hocaları tebrik ve teşekkür ediyorum, doğru yolda olduklarını inanıyorum. İnşallah diğer tüm camialarımız alt yapılarından çıkacak futbolcu kardeşlerimize bunları aşılayabilirler ve aşılıyorlardır. Umarım Federasyonumuz Gençlik Geliştirme Programı’nı aksatmadan sürdürür. Ata’mızın “ Ben sporcunun; Zeki, Çevik ve Ahlaklısını severim” sözlerinde olduğu gibi futbolcular yetiştirmek için gerekli bu program. Zaten sporcuda Ahlak, özelliklede iş Ahlakı oldu mu zaten Zekilik ve Çeviklik peşinden gelir.
HÜSEYİN TÜFEKÇİ / FUTBOLİSTAN
