FutbolHaberTransfer

800 binden 8 milyona

Süper Lig’deki tablo için ilk haftadan bu yana tüm otoritelerin ortak kanaati, bu Galatasaray ve Fenerbahçe açık ara ile ligi kotarır şeklinde olmuştu.

Aradan geçen 4 hafta içinde alınan sonuçlar, otoriteleri yüzde yüz doğruladı.

Geçen “son iki yılın en büyük sürprizi” sayılan Sivasspor’un oynadığı tüm maçları kaybetmesi ve bu yıl daha diri olması beklenen Trabzonspor’un sadece bir maçı kazanıp diğer üçünde sahadan yenilgiyle ayrılması elbette bahsi geçen “futbol otoritelerinin” öngördüğü sonuçlar değildi. Ya da eğer bu sonuçları tahmin ettilerse bile kamuoyuna yansıtacak “yüreğe” sahip olmadıkları ortada!
Yine geçtiğimiz yılın “çifte kupalı” Beşiktaş’ı da, bu yıl beklenen performansından çok uzakta. Ancak tartışmaların çoğu Beşiktaş’ın kötü performansından ziyade, yönetim, teknik adam ve skandal transferler üzerinden yaşanıyor. Demirören başkanlığındaki Beşiktaş Yönetimi’nin “akıl almaz” paralar ödeyerek adeta Gaziantepspor’un “mali sorumluluğunu” üstlenmesi, futbolun içindeki tüm kesimleri şaşkınlık içinde bıraktı. Sezon başında alınan İsmail Köybaşı ile transferin sonlanmasına birkaç gün kala alınan Brezilyalı oyuncu Rodrigo Barbosa Tabata için ödenen para İMKB verilerine göre “13,5 milyon avro.” Beşiktaş’ın bu yıl şampiyonlar Ligi’nden alması olan garanti para ise yaklaşık “16 milyon avro” (bu paranın 6 milyon avrosu Sivasspor’un alması gereken paraydı). Yani Beşiktaş bu paranın hemen hepsini iki oyuncu karşılığında Gaziantepspor’a verdi.

Tabii işi bir de Gaziantepspor cephesinden yorumlamak lazım. Yıllar evvel Ayhan Akman’ı rekor sayılan “8 milyon dolara” yine Beşiktaş’a satan kırmızı siyahlı kulüp, yıllar sonra daha büyük bir transfer becerisiyle bu kez iki oyuncuyu tam 13,5 milyon avroya verdi. Ancak Tabata transferindeki en önemli şey, oyuncunun bir sezon evvel Brezilya’nın Santos kulübünden “800 bin avroya” Gaziantep şehrine getirilmiş olmasıdır. Keza, “5,5 milyon avroya” elden çıkartılan İsmail Köybaşı da İskenderun Kartalspor’dan Gaziantepspor altyapısına neredeyse “sıfır maliyetle” kazandırılmış bir oyuncudur.

Saha içindeki Beşiktaş’ın sorunları ise daha farklı. Sezon başından bu yana sürekli sendeleyen, sürekli olumsuz bir görünüm sergileyen Beşiktaş, ligdeki kötü gidişat için ne yazık ki 4. haftadan da iyi bir “çıkarım” elde edemedi. Tabii bu durum en çok teknik direktör Mustafa Denizli’yi etkiliyor. Nitekim bu hafta oynadıkları Gaziantepspor maçı sonrası aldığı eleştirilerden sonra kimi spor yazarları için “kılavuz karga, leş kargası” benzetmesi yapması, O’nun da psikolojik olarak bu durumu “kaldıramadığını” gösteriyor. Yılların tecrübesi Denizli’nin bu ruh hali ilerleyen haftalarda mutlaka değişecektir ama yeni sezona gayet “formsuz” başladığı da açık seçik ortada.
Bu tecrübedeki teknik adamın böylesi zamanlarda “çenesinden çok tecrübesini konuşturması” kanımca makbul olandır.
Aksi takdirde; doğan polemikler ile uğraşmaktan takımına ayıracak zaman bulamayabilir!

Daha Fazla Göster

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu