FutbolHaber

Bu da bir Özhan abi yazısı, sadece riyakârlık yok

İhale yine bana kaldı!
***
Bu bir ‘Özhan abi yazısı’dır!
Biline!
İçinde yalan dolan, riyakârlık yoktur, size biraz tuhaf gelirse sebebi sadece budur.
Bu bir!
Özhan abi vefat eder etmez, GS’ın ‘liseci’ tayfası hemen ekranlara hücum etti.(iyi niyetlileri tenzih ediyorum), yıllardır Özhan abinin sırtında yaşayan bu vizyonsuz tayfa daha cenazesi kalkmadan ve utanmadan sıkılmadan ölümünü bile oya çevirmeye çalışarak hesapta çok saydıkları Özhan abilerine müthiş saygısızlık yaptılar.
Hala da yapıyorlar!
Benim gibi sıradan bütün GS’lıların ayarını bozuyor bu pis durum!
Bu da biline!
Bu iki!
Sağlığında arkasından sallayanlar, ondan hiç hazzetmeyenler bile ekranlarda iki göz iki çeşme şeklinde ağladılar, zırladılar,’artistlik’ yaptılar.
Riyakârlığın, ikiyüzlülüğün bini bir paraydı…
Kenarında köşesinde de olsam bu işlerin içinde olmaktan tiksindim bir kere daha.
Ya babam, ya anam Marslı, artık eminim!
Ve bu dünyalılar midemi bulandırıyor benim!
Bu üç!
Medyacıların yazdıkları da istisnalar hariç her ölüm yazısı gibi birbirinin aynısıydı.
Yine ‘iş icabıydı’!
Maç kritikleri gibiydi.
Özensizdi, basmakalıptı!
TSYD bir metin hazırlasa, herkes altına imza atsa, hem bize kolaylık olurdu, hem de onlara…
Bu dört!
Özhan abi için bir-iki şey yazacaktım, bu riyakârlıkları görünce şimdilik vazgeçtim.
Bugünlük sadece şu;
Allah Asuman hanıma ve bütün Canaydınlara ve Özhan abiyi karşılıksız seven bütün dostlarına sabır versin.
Bilhassa Asuman hanıma…
Diğer Canaydınların hayatlarındaki biriyle o boşluğu kısmen de olsa doldurma şansı var.
Onun yok!
Küçük yaşlardan beri her an beraber olan, herşeyi paylaşan, birbirini seven, birbirine destek olan bu çiftin yarısı yok artık.
Asuman hanımın işi zor, çok zor!
Allah herkesten önce ona sabır versin!
Bu beş!
Daha cenaze kalkmadan, cami avlusunda oy pazarlığı yapanların, yalandan ağlayan, zırlayan ‘artistlik’ yapanların da Allah müstahakını versin!
Bu altı!
Ekranlarda ”o benim babamdı, abimdi“ diye cak cak konuşan riyakâr oğul-kardeş takımı Bursa’da cenazede bile seçim kulisi yaptı.
Böyle evlat, kardeş olmaz olsun!
Bu yedi!
Bunlar insan mı?
Bu sekiz!
Bitmedi.
Tek başlarına destedeki ‘sinek ikilisi’ kadar gücü olan bu liseci tayfa Özhan abilerini hep kullandı.
O da onları tabii…
Liselerini de kullandılar…
Özhan abi sayesinde rüyalarında bile gelemiyecekleri yerlere geldiler.
Lisecilik onun devrinde bu yüzden hortladı, bunu ben değil GS’ın lafı dinlenen tarihini en iyi bilen duayenleri söylüyor.
Bu yüzden de çok eleştirildi Özhan abi…
Kendi egoları için onu hasta edenler de bu zevat, hasta yatağında kongre kulislerine sokanlar da…
***
Laf yine liseye gelmişken ya da ben lafı yine liseye getirmişken…
Kongreye bir iki kala bir iki şey daha…
İki tip liseli var…
Liselerinden çıkan avuçlarının içinden kaçmak üzere olan GS’ı ne pahasına olursa olsun, hatta yok etme pahasına tekrar liseye sokmak isteyen ‘beyaz liseliler’…
‘Liseciler’!
Liseci-liseliler!
Ve diğer liseliler…
GS’ı dünya takımı yapmak isteyenler, zenci GS’lıyı bile GS’lı kabul edenler.
Liseci-liselilerle, kendi amaçları için liselerini kullanmayan liseliler yarışacak bu seçimde…
Bu bir ilk!
GS’da hiçbir seçim öncesi bu kadar abidik gubidiklik olmadı.
Bir kültür yuvasından doğan kulüpte, 7000 kişiyi hala 7 ‘oymakbaşı’ yönetmek istiyor.
Bu anti demokratik bir durum ve bu sistemin tıpkısının aynısı siyasi partilerin kongrelerini de ele geçirmiş, belimizin yerden bir türlü kalkmamasının sebebi de bu!
Oymakbaşlarının da sonu olabilir bu seçim!
Ya oymakbaşları tarihe gömülecek ya GS…
Bu da bir ilk!
Benden nefret ediyor bu kafatasçı liseci grup, haklılar, küfrün tehdidin bini bir para, normal, kendileriyle yüzleştiriyorum onları.
Haklı olduğumu onlar da biliyor!
Biri bana bunu sürekli yapsa, ben de nefret ederim yapandan.
Küfür de ederim..
Bilmemne de…
***
Camiayı çok iyi tanıyan liseli ikinci başkan Fatih Altaylı 3-5 gün önce şöyle dedi;
“Öztürk, GS Başkanı olması mümkün olmayan bir isim, Canaydın’ın ağır desteğiyle bir şans elde etti, Canaydın, sanki Öztürk adında seçimlere katılıyor”.
Başka yoruma, başkasının yorumuna gerek var mı?
Bir de şu…
Sonra bütün bu abidik gubidiklikleri yapanlar hesapta bir kültür yuvasında yetişmiş akıllı, terbiyeli iyi aile çocukları…
Bunları yazan ben de…
Bilmemne çocuğu!
Sevsinler onları!
***
Seçimi kim kazanır bilmem!
Bildiğim şu;
GS seçim öncesi yine çok şey kaybetti.
Ve bir soru bana;
Çok önemli isimleri bile iktidarda bir koltuk veya iktidara yakın bir koltuk uğruna bu kadar kof, fos davranan bir kulübe niye sempati duyuyorum hala?
Cevabım;
Babam sünnet olduğumda makaralı bir teyp almıştı bana…
O dünlerde müthiş bir hediyeydi…
O gün GS, Bytom’la mı, Ferençvaroş’la mı ne oynadı. Metin Oktay da 3 tane mi ne attı.
O maçı, o teybe kaydettim, günlerce sabahtan akşama kadar dinledim.
Bıkana kadar!
Ve GS’lı oldum!
11 yaşında Batur abi, beni Fenerbahçe alt yapısına aldığında iki yıllık GS’lıydım, kral elini Batur abiden çabuk tutmuştu!
***
Hem de Metin Oktay Galatasaraylısı…
Bırakıp gitmek çok zor!
***
Bir dünya vatandaşı ve zenci GS’lı olarak, GS ‘daki beyaz GS’lıların evrensel ilkelere ters düşen son yıllardaki yapılanmasını içime sindiremiyorum.
Hafif hafif soğuyorum GS’dan…
Bu da biline!
***
Nokta!

Bilgin Gökberk

Daha Fazla Göster

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu