“Bitirdiniz beni”
Bu sözü Fatih Terim maçtan sonra soyunma odasındaki bazı futbolculara sarf etmiştir.
Aslında soyunma odası mahrem yerdir,orda konuşulan orda kalması lazım, ahlaki duyarlılık bunu gerektirir.
Gerçi bizdeki duyarlılıklar her zaman farklılıklar taşır!!
Capello ve Terim ‘in Antalya’da ki panelde ayrıldıkları önemli bir nokta vardı.
Capello,”Teknik adamların oyuna katkısı %20 yi geçmez” demişti.
Terim ise üstü kapalı olarak katkının bunun üstünde olabileceğini ima etmişti.
Tabiî ki bunun nedeni;Avrupa Şampiyonasında ki başarının (Başarı tartışılmalıdır)kendi inisiyatifinde oluştuğu mesajıdır.
Eğer katkı Terim için bu kadar yüksek ise, neden soyunma odasında Tuncay ve Nihat’a bağırdı?
Ve neden her iki mağlubiyetin sorumluluğunu yüklenmiyor?
Üniversitede girdiğim Antrenörlük Bilimleri dersinde ki önemli konulardan biri de ‘Antrenörlüğün Etik Değerlerdir’.
Bunların başında:
Güvenirlilik,
Tarafsızlık,
Doğruluk,
Adalet prensipleri gelmektedir.
Nasıl başarıda ‘Biz’ duygusu yaşanıyorsa ,başarısızlıkta da yaşanmalıdır.
Eğer teknik adam başarı da ’Ben’ duygusunu yaşıyorsa ,o zaman başarısızlıkta da ‘Ben’ sorumluluğunu almalıdır.
Sayın Terim’in katkısı %20 nin üstündeyse tüm sorumluluk ona ait olmalıdır.
Soyunma odasında da, basının karşısında da,saha içinde de.
Medyanın İspanya mağlubiyetlerinden sonra Fatih Terim’i eleştirmelerini doğru bulmuyorum.
Çünkü;eğer Terim’i eleştireceklerdi ise bunu ilk maçı olan Bulgaristan maçında,Avrupa Şampiyonasında ,Macaristan maçında, yapmalıydılar.
Bana göre teknik adam eleştirisi skora göre yapılmamalıdır…
Ya da gardı düştüğü zaman yapılmamalıdır…
Teknik adamın futbol prensiplerine ve futbolu duruşuna göre yapılmalıdır.
Şayet bugünkü eleştirileri kazanılan maçlardaki hatalar üzerine yapılsaydı,işte o zaman doğru iş yapılmış olurdu.
Mesela …Malta maçının hazırlık provası Belarus ile oynandığı zaman…
Her maça ayrı kadro ile çıktığı zaman …
Ve aynı adamları farklı mevkilerde ve farklı taktik ile oynattığı zaman …
Antrenörlük Bilimi dersinin bir başlığı da:
‘Etik sorumlulukların yerine getirilmesinde sadece antrenör değil aynı zamanda bütün spor camiası yükümlüdür.’
