Haber

En uygunu bu oldu

Enteresan bir kişilik olarak tanıdık onu. Medyada çoğu kez Türk-İslam sentezine yakın yorumlarıyla yankı buldu demeçleri. Ve yine çoğu kez sporun içine siyasetin sağ tarafından taşıdığı fikirleriyle dikkat çekti.

Futbolculuğu sürecinde de farklı değildi aslında Bülent Uygun. Asker Bülent diye anılmasının sebebi de belli zaten. Gol kralı olduğu günlerde verdiği asker selamıyla tanınmıştı tüm ülkede. Bugün bile öyle O’nu öyle anan sporsever çoktur.

Önemli başarılara imza attıktan sonra O da birçok iyi oyuncu gibi çaptan düştü ve futbolu bir alt ligdeki Sivasspor da bıraktı. Hem de daha 30 yaşında! Yanılmıyorsam sakatlığı filan da yoktu. Ve bence hayatının en akıllı hamlesini yapıp futbolu bıraktığı Sivasspor’a menajer oldu.

Karol Pecze’nin takımdan ayrılmasıyla birlikte teknik patronluğa yükselmesi, kariyerinin kırılma anıdır belki de. Zira Sivasspor’un geçtiğimiz ve bir önceki yıllarda yaptığı çıkışın en önemli mimarıydı kendisi.

Ancak bence O’nu meslektaşlarından ayıran en önemli özelliği, bir dönem parlayan ancak zamanla popülaritesini yitirip futbola küsen birçok oyuncuyu kadrosuna alma cesaretini gösterebilmesiydi. Birçok hocanın isteyip de cesaret edemediği bu durum, O’nun birçok ilke imza atmasının asıl nedenlerinden sadece birisidir.

Bunca önemli özelliğin yanı sıra insanları kendinden uzaklaştıran özellikleri de vardı Bülent Uygun’un. Fazla benmerkezci olması, aşırı tepkiler vermesi ve zaman zaman ukalalığa varabilen konuşmalar yapması, halk tarafından çoğu kez tepkiyle karşılandı.

Özellikle bu yılın başında yaptığı “5 yeriz, 7 yeriz ama 6 yemeyiz” diye başlayan açıklaması her şeyin üzerine tuz biber ekti. Eski takımı Fenerbahçe’ye olan gönül bağını saklamayan Uygun’un bu konuşması akıllara doğal olarak Galatasaray’ı getirdi ve sporseverler bir teknik adamın bu tarz göndermeler yapmasını asla kabullenmedi.

Son 2 yılın flaş takımı olma duygusu Bülent Uygun’un liderlik anlayışında da bazı farklılıklar yarattı. Kurduğu takımı gereksiz yere dağıtan ve yeni oyuncular ile aynı başarıyı yakalayacağını uman Uygun için işler hiç de yolunda gitmedi ve 8 hafta da sadece 1 galibiyet alıp ligin dibine demir attılar.

Bülent hoca gibi bir çalıştırıcının kredisi elbette yüksek olacaktır. Ancak geçen iki yılın ardından bu kadar kötü bir dönem yaşayan her antrenörü bekleyen son istifadır. Bülent Uygun için de bu son değişmedi.

Kendi oluşturduğu fırsatı yine kendi tercihleriyle kaybeden Bülent Uygun için belki de en uygunu bu istifa oldu.

Erkut Tekin

Daha Fazla Göster

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu