TFF’yi hedef alan bir bildiri yayınlayan Trabzonspor, Süper Kupa’da saha olaylarına sebebiyet veren Fenerbahçe ve Galatasaray ile Cüneyt Çakır’a fiziksel müdahalede bulunarak kırmızı kart gören Engin Baytar PFDK’ya sevkedildi.
Spor Toto Süper Lig’in ilk başlama vuruşu yapılmadan, Profesyonel Disiplin Kurulu işbaşı yaptı. Sporx.com’un özel haberine göre, kısa bir süre önce açıklanan Spor Toto Süper Lig 1. hafta programının ardından resmi internet sitesi aracılığıyla bir bildiri yayınlayan ve bu bildiride de Türkiye Futbol Federasyonu’nu hedef alan ifadelere yer veren Trabzonspor, Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’na sevkedildi.
Süper Kupa finalinde Galatasaray – Fenerbahçe arasında oynanan karşılaşmada hakem Cüneyt Çakır’a fiziksel müdahalede bulunarak kırmızı kart gören Engin Baytar’ın yanı sıra Erzurum’da oynanan maçta saha olaylarına sebebiyet veren Galatasaray ve Fenerbahçe de PFDK’ya sevkedildi.
Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’nun Engin Baytar’a 5 ila 10 maç arasında bir men cezası vermesi beklenirken; Galatasaray ile Fenerbahçe’ye ise para cezası verileceği öğrenildi.
TFF Disipin Talimatı’nın 38. maddesinin 3. maddesine göre, özellikle resmi internet sitesi ve kulüp televizyonları aracılığıyla herhangi bir isim belirtmeksizin yapılan açıklamalarda 50 bin TL’den 150 bin TL’ye kadar para cezası öngörülüyor.
TRABZONSPOR HANGİ AÇIKLAMAYI YAPMIŞTI?
“Türkiye Futbol Federasyonu tarafından açıklanan Spor Toto Süper Lig 1. hafta programı futbolseverleri nasıl bir sezon beklediğinin de göstergesi olmuştur.Kulübümüzün önceden uyarısı ve talebine rağmen, ilk hafta müsabakalarından sadece Trabzonsporumuz’un maçının gündüz 17.00’ye alınması taraflı, maksatlı, planlı bir görüntü vermektedir.
Açıklanan programa göre hafta sonu karşılaşmalarından üçü 21.45, ikişer tanesi 21.00 ve 20.00, biri ise 19.30’da oynanacaktır. Bu tabloya göre Trabzonsporumuz’a karşı bilinçli olarak yapıldığına inandığımız haksızlık apaçık ortadadır.Yine federasyon planlamasında, talebimizde vurguladığımız gibi Elazığspor – Fenerbahçe maçının İzmir Atatürk Stadı’na alınması da ayrıca dikkat çekici bir durumdur.
Federasyonun bu tavrı FIFA ve UEFA’nın üzerinde ısrarla durduğu sporcu sağlığını tamamen hiçe sayan bir yaklaşım tarzı olduğu gibi bu müsabakada yaşanması muhtemel olumsuzluklardan da kendilerine sorumluluk yüklemektedir.
Ülkemizde yaşanan şike süreci boyunca olduğu gibi, ardından mahkeme kararındaki apaçık ifadelere rağmen kılını dahi kıpırdatmayarak her şeyin üstünü örtme yolunu tercih ederek hukuğu hiçe sayan bu anlayışın, bilinç altındaki psikolojiyle son olarak insan sağlığını dahi göz ardı edebilecek bir eylem yolunu tercih etmesi, bizleri futbol adına nasıl bir geleceğin beklediğinin habercisidir.
Seçildiği günden bu yana yanlı davranan, belirli kulüpleri kayıran, yönetmeliklere aykırı adımlar atan Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu’nun futbolumuza ne büyük zararlar vereceği daha ilk günden gözler önüne serilmiştir. Belli ki bu federasyonun görevde kalmaya devam etmesi, ilerleyen süreçte çok daha büyük sorunları beraberinde getirecektir. Bu nedenle federasyon yönetim kurulu ya kendine çeki düzen vermeli ya da adil yönetemeyeceği sorumluluklarla ilgili gereğini yapmalıdır.
