Önce…
Bir şeyleri düzeltmek, değiştirmek değil niyetim, böyle bir misyonum yok, bu işleri yapması gerekenler var, bunun için para alıyorlar, bu onların işi.
Bana ne!
Her gazetenin her köşesinde ahkam kesen pirüpak, zemzemle yıkanmış bir akıl hocası görmekten millete “böööö”geldi, biliyorum.
Aklım bana zor yetiyor, bunu da biliyorum.
Ve…
Bir şey değişmez, düzelmez, bunu da biliyorum, deliysem salak değilim.
Bunları sadece arşivde bulunsun diye yazıyorum.
İlk okulda lakabım mikroptu, mikrop mikrobu tanır, futbol medyasının mikroplarını biliyorum, benden rahatsız olduklarını da biliyorum.
Medya sitelerine bakın, hangisi alacak sitesine bu köşeyi, hangisi almayacak?
Hangisi yine bana sulanacak?
Anladikos?
Bir sürüsünün yine sinirleri bozulacak, bunu da biliyorum ve sinirleri bozulsun diye yazıyorum.
Ve…
100 de 100 ‘made in ben’ bir yazıdır.
Orijinaldir.
100 de 100.
Ve…
Ne diyorsam o,herhangi ulvi bir amacım yok valla.
Billa.
Veya…
Ekmek kuran çarpsın!
BUNLARI BAŞKA KİMSE YAZMAYACAK MI?
Sayın Faruk Özak…
Sevgili Faruk abi…
Açık açık şu…
Sizi severim, sayarım, bilirsiniz, siz de beni seversiniz, bilirim, beni okursunuz, bunu da bilirim, lütfen bugün de okuyun.
***
1-Şu iki büyüğü filan boşverin, takılmayın onlara, barışsalar ne yazar, yine dalaşırlar, emeğinize yazık ve sizin gibi zarif, barışçı birinin bile huyunu değiştirirler, dikkat!
2-Futbolun, herkesin ağzına sakız olan ve her ne hikmetse marka değerini koruyalım diye en çok bağıranların en çok zararı verdikleri bir marka değeri var.
Yerlerde sürünüyor marka.
Farkındasınızdır.
Veya…
Farkında mısınız?
Ve…
Ne yapmayı düşünüyorsunuz?
3-Yakında saygın sponsorlar kaçacak futboldan, futbolun markasına katkı yapmak isterken kendi markaları zarar görecek neredeyse.
4-Modası geçmiş, sermayesi polemik, yalan dolan ve komplo teorisi olan bir kısım adam var medyada ve aşırı taraftarlığın yiyip bitirdiği, kuş kadar akıl kalan beyinlere her hafta bıkmadan usanmadan kin, nefret pompalıyorlar.
5-TFF, TSYD sesini çıkarmıyor, yaptırım gücü yok, komplo teorisi üretenin, provoke edenin yanına kalıyor yaptığı.
Bir keresinde her zamanki tatlı, zeki üslubunuzla “uzun yazma, okurken başını unutuyoruz, biz Trabzonluyuz kısa kısa yaz “demiştiniz.
Bu kısası…
Başını unutmadıysanız ve sıkılmadıysanız, devamı da var.
Açık saçığı da…
***
Sayın bakan veya sevgili abi…
Futbol medyasında bazı modellerin modası çoktaaan geçmiş. Futboldan anlamasam da -öyle diyorlar-,bu modellerden anlarım, dört klasik araba topladım ve medyanın bu modellerine üretildiği yıldan beri hiç el değmemiş belli, hiç bir parçası değişmemiş, miyadı çoktan dolmuş, toplasan toplanmaz, satsan para etmez, atsan kimse almaz, filan falan…
Bu durumdalar.
Her hafta komplo teorileri uydururlar, tutarsa oh ne âlâ, tutmazsa oh Mualla…
Kafaları başka şeye basmaz.
Her defasında Mualla olmaktan rahatsız olmazlar.
Ve…
Fener yatmadı Beşiktaş’a, Beşiktaş da Fener’e yatmadı, iki başkanın yediği yemeği buna bağlayanların teorileri yine fos çıktı.
Yine fısladılar.
Hiç sıkılmış, utanmış gibi bir halleri var mı?
Yok.
***
Bu ligin sponsoru Turkcell, kupanınki Fortis…
Taş gibi iki şirket.
“Bunların olduğu yerde yamuk yumuk işler olmaz” der insan, olmaz da, ben derim mesela, onlardan isimlerini verdikleri ligler için yamuk yumuk yorum yapanlara bir iki laf etmesini de beklerim ama.
Bu ligdeki kulüplerin, TFF’nin de sponsorları var.
Hepsi bu ülkenin önde gelen şirketleri.
İddia ve bahis şirketleri de büyük sponsorlar ve dünyanın parasını veriyorlar kulüplere.
Doğan grubu, Doğuş grubu spor kanalı kurmuşlar, yatırım yapıyorlar, ver ver ver, hâlâ vermelerdeler.
Lig Tv yayıncı kuruluş, harıl harıl yeni müşteri arıyor, bunun şuna, onun buna yattığı söylenen lige akıllı sağlıklı müşteri bulmak kolay mı?
Hepsi rahatsız bu taraftardan bozma demode yorumculardan.
Anlamadığım şu?
Birleşip hep beraber niye güçlü bir marka yönetimi kurmazlar?
Önce David Stern’e bir alo…
Sonra bir CEO…
Kim ne diyebilir bu güce?
Ortak markalarına zarar veren işkembeden sallayan yorumcuya bir iki haftalığına yazmama yorumlamama cezası verseler filan…
Cezalı olduğu haftalar sözleşmesinden düşse falan…
Ortada ne komplo teorileri kalır ne bu teorileri üretenler…
Ve…
Söylediği kimsenin yanına kar kalmamalı.
***
İki büyüğün birbirlerini tahmin edilenin tersine yenmesi bu kupanın ve bu ligin en dikkat çekici olayıydı.
Şampiyonluk kadar değerliydi bu.
***
Her başkan tezgah var dedi, ilk diyen ilk kupanın sahibi oldu.
Belki ikinci kupayı da o kazanacak…
Ses yok başkandan.
Dün dündü bugün bugün.
Sponsorların kurduğu marka yönetimi olsa başkan, başkanlar bu kadar kuru sıkı sallayabilirler mi?
Ve…
Yazdıklarım sadece bu sallayan demode yazar-yorumcuya ve sanki sallayan onlar değilmiş gibi utanmadan sıkılmadan işlerine devam etmelerine olan bir tepkidir.
Tepkimdir.
Sallamak bu kadar kolay olmamalı.
Ve…
Aziz Yıldırım’ın adamı Aziz Mahmut’un ve Aziz Kemal’in ve onların adamlarının Fener’i kolladığı söylenen ülkede Fenerbahçe kupasız kaldı.
Bunları söyleyen de duayen.
Bir şeyler yazar mı bir zahmet?
Bu lig guguş ligi değilse herkesin dilinde sakız olan bir marka değeri varsa bu markayı yaratan ve bu markadan sebeplenen sponsor- TFF- kulüpler- medya -TSYD beşgeninden biri hesap sormalı bu modası geçmiş yazar-yorumcu modelinden.
Ve…
Laf Bülent Korkmaz’a gelmişken…
Ya da ben lafı bilhassa Korkmaz’a getirmişken…
Kewell ve mesela Sabri hiç bir yerde eşit değildir.
Ne oturdukları sitede, ne markette, ne pasaport kuyruğunda, ne plajda, ne yolda, ne parkta, ne sinemada, ne tuvaletde, ne tiyatroda, ne hastanede…
Ve…
Yanaklarınızdan öperim sayın Özak, yanaklarından öperim sevgili Faruk abi…
BİLGİN’DEN (ŞANSLIYIM, 4 ANNEM VAR)
Hayatımda tanıdığım en yumuşak, en sevdiğim o kadına…
Rahmetli anneme…
Bana hem ablalık, hem de annelik yapan melek gibi o üç kadına…
Ablalarıma…
Tanıdığım en hoş, en zarif, en güzel o anneye…
O’na…
Anneler gününüz kutlu olsun!
