Haber

Denizli, Göçek, Bilica ile derbi sonrası

Aslında derbiyi tartışmak için uzun bir süre geçmesine rağmen uzun uzun konuşulması gereken; bizle ilgili saptamaları gündemde tutmak gerektiği kanısındayım.

Birinciliği Sayın Denizli’ye vermek lazım…
Maça başlangıç kadrosundaki kaygıları ile maçı kazanma arzusundaki çelişki; kimsenin gözünden kaçmamıştır.
Daha ikinci dakikada kaygılarının kurbanı olan Denizli, ikinci hamleyi yapmaktan bile korkar durumdaydı…
Eğer maçı kazanma arzusunda olsaydı 15. dakikada Holosko’yu oyuna alırdı: Rakibe ve tribünlere “Ben bu maçı alacağım” mesajını da verirdi…
Zaten 84. dakikada Holosko’yu almasıyla, Denizli sözü, “Benim kazanma ile ilgili değil, kaybetmemeyle ilgili beklentilerim var” demeye getirmekteydi.
Göçek ise…
En büyük zararı kendisine verdi.
Hakemde olması gereken asgari şartlara sahip olmadığını, derbideki yönetimiyle herkese onaylattı.
Hele hele o son kırmızı kartların izahının olabileceğini sanmıyorum.
Eğer bir sporcuya veya hakeme ‘personel trainer’ tutacaksanız; öncelikle yetenek bakımdan altyapısının kuvvetli olması gerekir.
Bir uygulamayı sırf yapmak için yaparsanız, saatli bomba olarak elinizde patlar ki bu kaçınılmazdır.
Yani, kısaca, bir uygulamanın doğru olabilmesi; içeriğinin doğru ve dolu olmasına bağlıdır. Aksi takdirde; uygulama, uygulama olmaktan çıkar, sadece tribünlere oynanır…
Bilica’nın durumuna gelince:
Avrupa’daki maçları seyrettiğinizde; saha kenarlarında ‘respect’ yazısı tabelalarda sürekli döner.
Sanırım bunun anlamı da ”oyuna saygı” anlamına gelmektedir…
“Eşit koşullarda” mücadele anlamına gelmektedir…
Bilica’nın ‘hafriyat’ hareketi, kural hatasıdır veya değildir tartışmasından çok, ahlaki olarak değerlendirilip mutlaka ceza gösterilmeliydi.
Bu ceza… mutlaka maç cezası olmak zorunda değildir.
Bu ceza… bir anaokulunda veya ilköğretim okulunda yarım gün çocuklara ‘fair play’ içeriğini anlatma cezası olabilir ki bu bence en doğru ‘sosyal yardım’ olur.
Çok iyi örnekmiş gibi sürekli Torres’in bir maçta aynısını yaptığını göstermek abesle iştigalden başka bir şey değil.
Eğer Torres’ten örnek verilecekse; nasıl Torres olunduğu hakkında bilgi vermek en doğrusu olurdu.
Bizim doğru örneklere ihtiyacımız var…
Zaten kötü, her an karşımıza çıkabilecek potansiyele sahip!..

Müslüm Gülhan

Daha Fazla Göster

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu