Haber

Fatih Terim’in Vedasının 10 nedeni !

Fatih Terim’in Vedasının 10 nedeni

Vatan Gazetesi Spor Müdürü Sayın İbrahim Seten’in 27 Haziran 2008 tarihli Vatan Gazetesi’nde ki yazısı…

Türkiye’yi dünya çapında ‘gönüllerin şampiyonu’ yapan İmparator, içinde fırtınalar yaşıyor

8 Mayıs’ta yapayalnız bırakan federasyon ve maçlar öncesi yerden yere vuran medya şu anda yanında.. Ama Terim’i ikna etmek için sorunları bilmek gerek!

FATİH Terim’in Almanya maçının sonrasında Milli Takım’ı bırakacağını açıklaması bütün ülkeyi şoke etti.. Federasyon Başkanı Hasan Doğan, Fatih Hoca’yı kesinlikle bırakmayacaklarını açıkladı ama onu kararından döndürmek o kadar da kolay değil.. İmparator’un bu kararı onu yakından tanıyanlar için ise sürpriz değildi.. İşte Terim’e “Pes artık” dedirten 10 sebep..

1 MAYIS ayının 8’i, Fatih Terim’in unutamayacağı bir olaya sahne oldu.. Ankara’daki İtalyan Büyükelçiliği’nde kendisi için düzenlenen “İtalyan Dayanışması Yüksek Liyakat Nişanı” töreni, Terim’le federasyonun ilişkilerini çatırdatan gece oldu.. İtalyan Başbakanı Silvio Berlusconi’nin bile kutlama telgrafı gönderdiği geceye Futbol Federasyonu’ndan, resmi davetli olmalarına karşın hiçbir yönetici gelmedi.. Hatta ne bir çiçek, ne de bir kutlama mesaj yolladı.. Terim, o gece bir yakınına “Ben mi göremiyorum, yoksa gerçekten mi federasyondan kimse gelmemiş?” diye soracak kadar şaşkındı.. Hayır, Terim o gece doğru görmüştü.. Törene Şenes Erzik, Levent Bıçakçı, Faruk Süren gibi eski başkanları geldi ama Hasan Doğan gelmedi.. Üstelik aynı gün saat 17.00 sularında Terim’i arayan Doğan telefonda bile tebrik etmedi, sadece iş konuştu.. Terim’e o gece en çok koyan ise kızı Buse’nin “Babacığım, sizin çalıştığınız bir kurum yok mu? Onların temsilcileri niye gelmediler? Niye böyle yalnız kaldınız?” demesiydi.. Terim o gece ünlü bir spor adamına aklından geçenleri şöyle aktarmıştı: “Benim adım Fatih ise bunu unutmam ve beni istemeyenlerle çalışmam.”

2 TABİİ ki tek sebep bu değildi.. Önce kurumsal olanları sıralayalım.. Ünvanı Milli Takımlar Sorumlusu idi ama istediği hareket alanına sahip değildi.. Federasyon yönetimi kendisine sormadan birçok karar aldı.. Örneğin Terim’in geçmişten arkadaş olan bazı çalışanlar ona sorulmadan işten çıkarıldı.. Riva Tesisleri ile ilgili sürekli toplantı yapıldı ama devrim niteliğinde hamlelere yanaşılmadı.. Terim’e neredeyse ‘sıradan’ bir çalışan muamelesi yapıldı..

3 FUTBOLLA ilgili yapılan değerlendirmelerde, eğitim çalışmalarında, futbol okullarının oluşturulmasında yine Terim’e danışılmadan kararlar alındı.. O ise bu karar mekanizmasında etkili olmak istiyordu..

4 FEDERASYON Terim’in yerine gelebilecek teknik direktörle ilgili söylentilere kayıtsız kaldı.. Kayserili C.Başkanı Abdullah Gül’ün desteklediği Ertuğrul Sağlam’ın bile bu görev için hazırlandığı haberleri Terim’in canını çok sıktı.. Terim, bunu da kara kaplı defterine not etti..

5 TURNUVAYA gitmeden önce medyayla sıkı bir iletişim sağlamış, bire bir görüşmelerde müthiş sempati yaratmıştı.. Ancak maçlar başlar başlamaz yapılan ağır eleştiriler, onun kaldırabileceği boyutta değildi. Hatta bazen hakarete varan eleştiriler bile oldu. Özellikle Erman Toroğlu, Ahmet Çakar, Rıdvan Dilmen ve Sergen Yalçın’ın eleştirilerine çok alındı.. Ekibine “Biz bunları arkadaş, kardeş yerine koyuyoruz. Onlar düşmanlık yapıyor. Bu medya yüzünden Türkiye’de iş yapılmaz” dedi.

6 SADECE spor medyası değil, siyasi yazarların da kendisine yüklenmesine içerledi.. 130 milyarlık maaşının pişirilip pişirilip önüne getirilmesi, DTP Milletvekili Sırrı Sakık ile yaşadığı polemik, ayrıca her fırsatta yapılan olumsuz eleştiriler Terim’in tahammül sınırını çoktan aşmıştı.. Federasyon da maaş polemiğinde kendisine sahip çıkmadı..

7 HELE de tarikat ve cemaat ilişkileriyle adının yanyana getirilmesi, ‘top’u görse bomba sanacak yazarların bu söylentileri ciddiymiş gibi aynı anda kaleme alması, işin ailesini bile rahatsız edecek boyutlara gelmesi medya krizinin üzerine tüy dikti..

8 EŞİ Fulya Hanım ile kızları Merve ve Buse, Terim’in bu gergin ortamda daha fazla kalmasını istemiyorlar.. Mümkünse teknik adamlığı bırakmasını ya da yurtdışında daha steril bir ortamda çalışmasını tercih ediyorlar..

9 SON 2 sebep ise daha kişisel.. Milan’dan ayrılışından sonra İtalya içinde ukde olarak kaldı.. Terim, Çizme’ye dönerek kendini orada yeniden ispat etmek için yaşıyor adeta.. Euro 2008’deki sonuçlar büyük bir kapı açtı.. O da bundan yararlanmak istiyor..

10 EURO 2008’DE çıtayı o kadar yükseğe koydu ki, bu Türk futbolu açısından kırılması zor bir rekor oldu.. G.Saray’da da 4 yıl lig şampiyonu ve UEFA Kupası sahibi olduktan sonra farklı bir sıçrama yapmak istemişti.. Şimdi de hemen hemen durum aynı.. Devam ederse, kendi rekorunu kırmak o kadar da kolay olmayacak..

130 MİLYARA ÇALIŞAN TEKNİK ADAM VAR MI?

Terim’in meşhur lafıydı, çok sinirlendiği zaman “Beni delirtmeyin” derdi futbolcularına.. Terim yine delirecek noktaya geldi.. Ona yapılan en büyük haksızlık ise 130 milyarlık maaşının sorgulanmasıydı. Bu parayı çok sananlar, Hiddink’in Rusya’dan 6, çeyrek finalde elenen Scolari’nin Portekiz’den yılda 5 milyon Euro aldığını biliyorlar mı acaba?

Sayın İbrahim Seten’e ve Seten’in yazılarını Futbolistan.net ile paylaşan Vatan Gazetesine teşekkür ederiz.

Not: Fatih Terim’in Türkiye’den aldığı ücreti beğenmeyip kendisiyle mukayese ettiği Scolari Portekiz Milli Takımından sonra Fatih Terim’i istediği iddia (!) edilen ama sonra kulübün resmi sitesinden reddedilen Chealsea Kulübüne transfer olmuştur !
Ayrıca İspanya’nın hocası Luis Aragones yıllık 550.000 Euro, yine toplam değeri Fransa’nın hocası Raymond Domenech ise yıllık 400.000 € almaktadırlar. Bu ülkelerin kişi başına milli
hâsılaları İspanya’nın yaklaşık 20.000, Fransa’nın da 26.000 Euro’dur.( EURO 2004)

Futbolistan

Daha Fazla Göster

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu