FutbolHaber

Üç başkan, üç tavır

Sezonun ilk önemli basın toplantısını Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım yapmıştı.

Ne zaman? 12 Eylül’de…

Niye? Sezona berbat başlayan Fenerbahçe futbol takımı çok eleştiriliyor diye.

Sadece medya değildi eleştiren.

Taraftar da kaynıyordu Saracoğlu tribünlerinde. Bir tarafta yönetime bayrak açan taraflar grubu, diğer tarafta yönetimin kucak açtığı taraftar grubu!

Bir de Aragones sıkıntısı vardı. Disiplin aşığı İspanyol’un harcı bir türlü tutmamıştı Kadıköy’de. Derken, üst üste gelen deplasman yenilgileri “Tarihin en kötü Fenerbahçe’si” diye manşetlerin atılmasına neden oldu…

Taraftar şaşkın, medya meraklı, başkan ise kızgındı bu olanlara.

Takımdaki sakatların çokluğu, Emre’nin bir türlü sevilmemesi, Guiza’nın kabızlığı, Aurelio’nun gidişi vs. vs…

Konuşulacak çok şey vardı yani.

Ve konuştu başkan…

FBTV’de saatlerce anlattı.

Bir bir anlattı.

Kime? 6 özel gazeteciye…

3 gazetenin Spor Müdürü, 1 gazetenin istihbarat şefi, FBTV’nin Genel Yayın Yönetmeni ve bir de Başkan Yıldırım’ın vazgeçemediği bir spor yazarı!

Herkesin çok şey beklediği bu toplantıda akılda kalan tek şey belki de bu oldu.

Ve bir de başkanın şu sözü, “betondan da anlarım, futboldan da”

Özetle Aziz Yıldırım, medyaya istediğini istediği şekilde verdi.

Zaten, Yıldırım’ın bugüne değin çizdiği yönetici tavrı hesaplaşma üzerine kurulmamış mıydı?

Hepimizi şerefsizlikle suçlamasına alınmamam işte bu yüzdendir!

•••

Demirören’in basın toplantılarındaki performansını bir türlü test etme şansımız olmamıştı. Ya soru sormamıza izin vermedi, ya da 30 saniyelik muhteşem toplantılarla tarihe geçti. Ta ki geçen haftaya dek.

Sonunda soru sorulabildi Sayın Başkan’a.

3 tane!

Oysa ne de güzel başlamışlardı sezona. Rakiplerinin tersine, oturmuş bir teknik kadro ve istedikleri yabancılar vardı ellerinde.

Maradona Seriç’i bile kapmışlardı Panathinaikos’un elinden!

Bir de, şu işgüzar Kharkiv olmasaydı.

Olaya olumlu bakalım. Bu sayede Mustafa hocaya bir ilki yapma şansı daha doğmuş oldu! Ancak ters giden bir şeyler vardı.

Beşiktaş bir türlü istenilen puanları alamıyor ama her puan kaybından sonra Denizli’nin “Merak etmeyin, bunu da telafi ederiz” dediğini duyuyorduk. Tam da bu noktada Demirören’e bir yardım eli uzandı.

Hakemlerden!

Verdikleri bazı tartışmalı kararlar Beşiktaş taraftarını isyana sürüklerken, fırsatı değerlendiren Demirören’i de yeni bir toplantıya sevk ettiler.

Hem de barkovizyonlusuna!

21 yıl önceki Malatya maçına kadar uzandı Sayın Başkan. Ve Galatasaray’ın 8-0’lık Ankaragücü maçına da.

Barkovizyon “teşvik pirimi aldık” diyen dönemin Malatyasporlu oyuncuları gösterirken kafama bir soru takıldı. Mustafa Denizli o sezon kimi çalıştırıyordu?

Ve ayrıca Galatasaray’a 8-0 yenilen Ankaragücü, birkaç hafta önce Beşiktaş’a kaç sıfır yenilmişti?

•••

Basın toplantılarının son yıldızı Adnan Polat oldu. Bir farkla. Bu kez yapılan iş doğruydu. Polat Renaissance Otel’de düzenlenen basın toplantısında ne gazeteci sınırlaması vardı ne de soru sorma engeli.

150’yi aşkın gazeteci dilediğini sordu Polat’a. Hatta bazılarına soru demeye bin şahit lazımdı.

Kelimeler düpedüz eleştiri olarak yöneltildi başkana.

Gelen eleştirilerin hem haklı hem de üslup olarak toplantının kalitesine denk düşmesi, Adnan Polat’ın da tüm samimiyetiyle cevap vermesine vesile oldu.

Bunları yazmaktaki amacım haklı haksız ayrımı yapmak değildi

Sadece üç önemli adamın tarzı ve tavrını yazdım sizlere.

Birilerinin neden daha çok sevildiğini anlamak için medyum olmaya gerek yok!

Daha Fazla Göster

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu