GündemTransfer

Slaven Bilic’ten 3 yıllık imza!..

Slaven Bilic’ten 3 yıllık imza!.. Beşiktaş’ın yeni teknik direktörü Hırvat çalıştırıcı Slaven Bilic, İstanbul’a geldi. Bilic, Nevzat Demir Tesisleri’nde kendisini 3 yıllığına Beşiktaş Teknik Direktörü yapan imzayı attı.

Sabiha Gökçen Havaalanı’na gelen tecrübeli teknik adam, ayağının tozuyla ilk açıklamalarını yaptı. HTSpor’un haberine göre, röportaja Türkçe ‘Merhaba’ diyerek başlayan ve ‘En büyük Beşiktaş’ diyen Slaven Bilic şunları söyledi:

“Beşiktaş taraftarına ‘merhaba’ demek istiyorum. Beşiktaş gibi büyük bir kulüp bana böyle bir şans verdiği için gururluyum. Rusya’daki deneyimimden sonra dinlenmek istiyordum. Birçok teklifi reddettim. Ama Beşiktaş’tan gelen teklif çok büyüktü. Bir an evvel takımı geliştirmeyi ve görev almayı dört gözle bekliyorum. Beşiktaş taraftarı çok tutkulu. Ben de en az onlar kadar tutkuluyum. Deyim yerindeyse sahada ölerek, neyimiz varsa vereceğiz.”

Slaven Bilic, Nevzat Demir Tesisleri’nde saat 17.00’de başlayan törende de kendisini 3 yıllığına Beşiktaş Teknik Direktörü yapan imzayı attı.

Slaven Bilic basın toplantısında ise şunları söyledi;

“Bu harika ülkeye geldiğim ve Beşiktaş gibi büyük bir kulüpte çalışacağım için çok memnunum. Bir an önce çalışmaya başlamak için sabırsızlanıyorum. Muhteşem taraftarlara, mücadele edeceğimizin sözünü verebilirim.”

“Beşiktaş taraftarları Hırvatistan’da, Avrupa’nın birçok ülkesinde tanınıyor. Müthiş enerjiyi avantaj çevirmemiz gerek. Bunu yaparken de sakin ve soğukkanlı kalmalıyız. Benim için yeni bir durum değil. Yetiştiğim yer olan Split’te de sıcakkanlı insanlar var. Benzer geleneklerden geliyoruz.”

“Lokomotiv Moskova’da kötü geçen sezonun sorumluluğunu alıyorum. Beşiktaş’taki yeni tecrübeme heyecanla geliyorum. Asla korkmuyorum. Korkuyor olsaydım, başka seçenekleri değerlendirirdim. Ya da dinlenirdim. Beşiktaş’ta olmaktan bir korku veya endişe duymuyorum, aksine büyük bir özgüvenle işe başlamak istiyorum. Yarın başlayacak olan idmanlara çıkmak için sabırsızlanıyorum. Bu özgüvenle işe başlıyorum.”

“Türkiye’ye futbolcuyken de birkaç kez geldim. 2008’deki olağanüstü maçta da rakiptik. Play-off maçlarının hazırlığını yaparken Türkiye’nin maçlarını seyrederken ambianstan çok etkilendim. Türkiye’ye aşık oldum, gönlümü kaptırdım. Ailem bile benim için önceliğin İngiltere olacağını düşünmüştü. Ama Türkiye benim için öncelikli hale geldi.”

“İster ‘Bay Terim’ ister ‘Fatih’ diyeyim. Fatih Terim ile çok iyi bir dostluğumuz var. Kendisine çok büyük saygım var. Kahve içmişliğimiz var. Galatasaray ile başardıklarına şapka çıkarırım. Avrupa’nın en iyi teknik direktörlerinden birisi, efsane. Onunla rakip olmak bile büyük bir onurdur.”

“Prosinecki benim iyi arkadaşım. Birlikte de çalıştık. Daha sonra kendisi benim ekibimden ayrıldı. Hocalık kariyerinde onun için daima iyisini istedim. Prosinecki ile Beşiktaş’ın ilgilendiği dönemde ben Rusya’daydım. Beşiktaş’a gelmesini isterdim ama anlaşma yolu bulamadı. Beşiktaş’ın onunla ilgisi kesilince görüşmeye başladım. Biz bir iş için mücadele etmedik. Kendisinde tabii ki de bilgi aldım. Mrmic (Beşiktaş’ın eski kalecisi) benim arkadaşım. Şu anda Hırvatistan Futbol Federasyonu bünyesinde aktif bir şekilde çalışıyor. Onu buraya getirmem mümkün değildi. Zaten bütün Hırvatistan’ı da buraya getiremezdim.”

“Umuyorum ki yeni stadımıza bir an önce taşınalım. Ama biz nerede oynarsak oynayalım, taraftarlarımız aynı etkiyi gösterecektir. Ben endişeli değim, taraftarlarımız da olmasın.”

“Bir kez gitar çalarsanız, hayatınız boyunca çalarsınız. Müziğe hala ilgim var. Milli takım hocalığına başladıktan sonra Che Guevera ve rock müzikle ilgili konuşmadım. Benim esas işim futbol takımını başarıya ulaştırmak. Uzun zamandır da gitardan uzak kaldım.”

“Önder Özen buraya gelmemdeki ana sebeplerden biri. Beni etkilemeyi başardı. Birbirimizle dayanışma içerisinde olacağız. Benim kendisine sonsuz güvenim ve inancım var.”

“Biz kendi aramızda genç oyuncuların kazandırılması konusunda konuştuk. Ben A Takım hocasıyım ama daha fazlasını yapmamız gerekiyor. Manchester United ne zaman alt yapıdan gelen Beckham, Butt, Scholes gibi oyuncuları yukarıdakilerle kaynaştırdı, o zaman daha da büyüdü. Deneyimli isimlerle genç futuolculardan iyi bir karma yaratmak gerekiyor. Ben kişisel olarak genç oyuncuları severim, desteklerim.”

“UEFA’dan gelen ceza için ‘Yazık’ diyebilirim. Karar böyle kalırsa, sahada kazanılmış bir hakkı böyle kaybetmek yazık olur. Motivasyonum için ise bir handikap oluşturmaz. Almeida çok iyi tanıdığım bir oyuncu. Büyük potansiyeli var. Fernandes ise ‘benim kulübüm’ Everton’da oynadı. Dünya klasında bir isim.”

Daha Fazla Göster

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu