Haber

Gerçeklerle Yüzleşme Zamanı

Gerçekleşme Yüzleşme Zamanı

2008 Avrupa Şampiyonasına yaptığımız katkı küçümsenmeyecek düzeyde olduğunu belirtmek gerekir. Çünkü bu tespit bir sonuçtur.

Şampiyona öncesi, süresi ve sonrası tartışılması gereken birçok olayları beraberinde taşıyarak önümüze koymuştur.

Şimdi bunları irdelemekte yarar var gelecekle ilgili hedefler ve yöntemler için doğru tespitlerde bulunmamız açısından.

Öncelikle Türkiye’nin şampiyonadaki hedeflerini belirlemek lazım; gruptan çıkmak mı, yarı final mi, final miydi?

Bunun cevabı Fatih Terim’in beklentilerinde saklıydı. Ama hangi beklentileri.

23 kişilik kadro neye göre, hangi hedefe göre belirlenmişti diye düşündüğümüzde karşımıza hedefin küçüklüğü gruptan çıkabilmek olarak belirlenmiştir.

Aslında bu gerçek hedefi ortaya koymaktaydı.

Süreç beklentilerin üstüne çıkmaya başladığında ise buna cevap verecek futbol donanımları olmadığından ‘milliyetçilik!,’ilahi yardım’ ve ‘Vatan Millet Sakarya’ gibi alt kültür kavramları devreye sokularak günü kurtarma stratejisi uygulanmaya başlanmıştı.

Bu uygulamanın futbol boyutu dışındaki sosyal boyutu ise sevinç gösterilerinde silahla ölüm ve yaralanma ile linç edilen genç olarak bize fatura edilmiştir.

Futbolcuların özverili, inançlı oyunu ve çok başarıyı istemeleri Türkiye’yi turnuvanın içinde tutan unsur olmuştur.

Bu tutumları rakiplerin tedbirli oynamasına neden olarak Türkiye ‘ye avantaj temin etti.

Her maçı final havasına sokarak, bu turnuva dışı tutum yüzünden her maçta yaşadığımız sıkıntılar bizi gerçek finalden uzaklaştırmıştır.

En önemli sorunlardan biride sakatlıklardır. Turnuva boyunca periyodik şekilde ortaya çıkan sakatlıklar şansızlık değil sistematik bir yanlışlığın sonucudur.

Bu ise turnuvadan 20 gün önce başlanılan yüklemelerin neticesidir. Amerikalı kondisyon şirketi ile yapılan anlaşma, bize ters çalışma sistemleri bu sakatlıkların temelini oluşturduğu inancındayım.

Nasıl su içileceği, nasıl yemek yeneceği, nasıl banyo yapılacağı için Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yoktu.

Umarım bu süreç devem ederek kulüp takımlarımıza sıçramaz.
Aslında turnuvanın temel anlamı Almanya maçının bitiminden sonraki süreçte soyunma odasında Fatih Terim’in futbolculara vedası ile ortaya çıkmıştır.

Beklentilere bu kadar çabuk ulaşma telaşı ve gündemi yakalamışken bunu değerlendirme telaşı turnuvada Fatih Terim’i eleştirenleri haklı çıkarmıştır.

Bizler ne zaman tabularımızı yıkıp bilgiye ulaşırsak işte o zaman kültürel donanımlara sahip oluruz ve bizde kulağında küpe olan entelektüel çalıştırıcılarla futbol arenasında doğruları oynarız ve uygularız…

Ne kaybetme korkusu…

Ne kompleks mağduru…

Ne ego mahkûmu olmadan gerçek anlamda futbol sever olarak her şeyin kıymetini biliriz.

Sayın Müslüm Gülhan’a ve Gülhan’ın yazılarını Futbolistan.net ile paylaşan Birgün Gazetesine teşekkür ederiz.

Daha Fazla Göster

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu