Fulya DosyasıFutbolGündem

Hürser Tekinoktay: Ernst&Young raporlarını açıklayacağım, kimse engelleyemez

Radyospor’da Emrah Karalinç’in sunduğu programa katılan Hürser Tekinoktay Beşiktaş başkan adayı olursam "Ernst&Young raporlarını açıklayacağım, kimse engelleyemez" dedi.

Bali Balayı Turları

Beşiktaş Başkan adayı Hürser Tekinoktay, Şenol Güneş’in milli takımla anlaşması ve diğer gündem maddeleriyle ilgili çok çarpıcı açıklamalar yaptı.

Radyospor’da Emrah Karalinç’in sunduğu programa katılan Hürser Tekinoktay’ın açıklamaları şöyle;

“Beşiktaş taraftarı var olduğu ve Beşiktaş’ı sevdikleri için biz de bu sorumluluğun altına girmek istedik. Uzun zamandır her şey kötü gidiyor ve bunu herkes biliyor. Çaresizlik maksimum seviyede. Gidişatın, camianın bize ihtiyacı var ve mecburuz.

“Fikret Orman koltuğa oturduktan sonra kural değiştirdi”

Sayın başkana tüzük kongresinde de söylemiştim. Kendisi geldiğinde 250 imza kuralı yoktu. Geldikten sonra oyunun kuralını değiştirdi. Koltuğa oturduktan sonra. Kanunları kişilere göre dizayn edemeyiz. Anayasanın eşitlik ilkesi kanunların, tüzüklerin temel hükmüdür. Türkiye’nin her yerinde insanlar demokratik bir şekilde göreve geliyor ama sonra otokratik olarak devam ediyor.

Biz Beşiktaş yönetiminin yaptığı yanlışlara karşı fikirler, alternatifler üretiyoruz. Bu ortamda bunun adı muhalefet oluyor. Aslında muhalefet değil, çözüm alternatifleri, çok seslilik. Aslında biz şu an bütün mücadelemizi mevcut yönetime değil muhalefete karşı yapıyoruz. Derneklerin, grupların oluşturduğu, aday çıkarmamak üzerine ve çıkan adaya imza vermemek üzerine üretilen enteresan bir politika var.

Mesela diyorlar ki ‘bir kişi sadece bir adaya imza verebilir’. Halbuki tüzükte öyle bir şey yok. Adayım dediği zaman ben Fikret Orman’a imza verdim. E şimdi seçime mi giremeyeceğim? Yok öyle bir şey. ‘İmzayı divanın önünde atacaksınız, yok noterden olacak’ bunlar da yanlış. Bütün bunlar gayet açıkken muhalefet mevcut kaos ortamının devam etmesini istiyor.

(Fikret Orman’ın “Karşıma ciddi aday çıkarın” sözleri)

Beşiktaş’ın 15 bin civarı kongre üyesi, 2-3 bin civarı da divan üyesi var. Her bir birey ciddidir. En aşağı sayın başkan kadar ciddiyeti vardır her bir bireyin. O söylemi talihsizliktir.

Benim için söylemediğini biliyorum. Kimler için söylediğini de biliyorum. Ama ne olursa olsun herkesi ciddiye almak zorundasınız.

Yönetemiyorlar Beşiktaş’ı. Aslında geldiklerinden beri yönetemiyorlar ama bazı şeyler denk geldi. O hikâyeyi de artıya çevirebilirlerdi onu da yapamadılar. Şampiyonlar Liginde grup birincisi çıktığımız zamandan bahsediyorum. 1 milyara yakın para toplandı, onu da yönetemediler.

Öncelikle bütçenizi düzgün yöneteceksiniz, hovardalık yapmayacaksınız. Kulübün parasını cebinizdeki para gibi kıymetini bileceksiniz. Kasaya disiplin getireceksiniz. Korkmuyor musunuz diyorlar, korkmuyorum. Çünkü öncelikle kasaya kilidi vuracağız.

NationalTurk Haber

Kendi kredi kartımızı, aile bütçemizi nasıl borçsuz harçsız, kazasız belasız yönetiyorsak kulübü de öyle yöneteceğiz. Mali disiplini sağladığınız zaman zaten tasarrufa başlayacaksınız, eldeki parayı da bütçeniz doğrultusunda harcadığınız zaman ve üretim yaptığınız zaman da kara geçmeye başlayacaksınız.

Ahmet Nur Çebi, Hasan Arat’ın Fikret Orman’a “hırsız” dediğini açıkladı!

“Ernst&Young raporlarını açıklayacağım”

10 yıl süren Fulya davasında 65-70 tane duruşmaya girdim. Son duruşmalarda spor şubeden polisler nezaretinde girdim. Sonunda kazandık, kazandıktan sonra Fikret Orman yönetimi, Yıldırım Demirören’e 100 milyon lira ödemek için görüşmelere başladıklarını ifade etti.

Bana göre Demirören Beşiktaş’a borçlu. Noterden protesto çektim. Sürmekte olan dava olduğunu, öderseniz size rücu edeceğini bildirdim. Durdurdular ödemeyi. Sonraki yıl mahkeme bizim lehimize karar verince yineledim ve sağolsunlar Demirören’e para ödemediler. Bize hesap vermeden senetleri alıp kimse gidemez. Mevcut yönetim Fulya davasına itiraz ederek idari kusur işlemiştir.

Fikret Orman 2012’de ‘Ernst Young raporlarını açıklayacağım’ dedi ya. O raporları biz geldiğimiz zaman açıklayacağız. Onu kimse engelleyemez.

“TFF başkanı bizle rekabet etmek için mi orada?”

Şenol Güneş’le ilgili gelinen nokta biraz sancılı. Beşiktaş camiası için trajik ve talihsiz bir durum. Bu yıl eğer başarısız bir sonuç gelirse Şenol Güneş’in milli takımla anlaşmasının incelenmesi gerektiğini, imzanın ne zaman atıldığını, buradan doğabilecek bir zarar varsa hukuki olarak işlemleri yapacağımızı söylemiştim.

Beşiktaş bu yıl ilk ikinin dışında kalırsa. Bana göre şampiyonluk şansı da vardı, son 2 maçı kazanırsa.

Sorumluları, yönetim, TFF başkanı ve Şenol Güneş olacaktır. Bunu net söyleyeyim. Hiç kimse hiçbir süreci iyi yönetemedi. TFF başkanı bizle rekabet etmek için mi orada? Yarışmada bizim konsantrasyonumuzu bozmak için mi orada? Galatasaray’ın başındayken Fatih Terim’i aldınız, büyük problemler oldu Galatasaray’da. Siz Türk futboluna huzursuzluk vermek için mi yoksa Türk futbolunu yapılandırmak için mi oradasınız?

Son derece başarısız bir TFF başkanı vardı, Beşiktaş’ta da son derece başarısızdı. Bana göre Türk futbolunun başına değil, yanından bile geçmemesi gerekiyordu. Maç bile seyretmemesi gerekiyordu. Ne yazık ki önce Fatih Terim’i değersizleştirdi, attı bir kenara. Şimdi Beşiktaş’ın şampiyonluk iddiası varken niye Şenol Güneş’le konuşuyorsunuz?

Akşam istifa kararı verdiniz, sabah kahvaltı ettiniz, geldiniz basın açıklaması yapacaksınız, bir bardak su içerken de Şenol Güneş’le sözleşme imzaladınız. İnsanlar bunu yer mi yemez!

Yüzde 90 tahmin ediyorum. Infantino 10-15 gün önce Türkiye’ye geldi. Ve gazeteciler İddaa ihalesini sordu ve haberim yok dedi. Adam döndü ve muhtemelen böyle bir şey olamaz dedi. Türkiye ceza yiyecek dediler muhtemelen ve hemen istifa etti. Bu arada da sümen altı edilmiş bir sözleşme var.

Acaba ne zaman yapıldı o sözleşme? Bizim hocamızın hedefi takımı şampiyon yapıp şampiyonlar ligine götürmek olmalı. Niye kafasını karıştırıyorsunuz, hedefleriyle oynuyorsunuz? Lucescu’yu gönderdikleri zaman muhtemelen o sözleşme yapılmıştı.

Ben Şenol Güneş’in yerinde olsam aynı işlemi yapmazdım. Bana inanan, güvenen, arkamda olan, sahip çıkan ki Beşiktaş taraftarı Şenol Güneş’e Trabzon’dan daha fazla sahip çıktı. Ben hocayken Trabzon’da gördüm, Şenol Güneş’in kafasına radyo attılar. Ve en büyük kariyerini, şampiyonluk görmemişti, Beşiktaş taraftarının kendisine sahip çıkmasıyla yaşadı.

Beşiktaş taraftarını aldatmayacaktı. Ben bir antrenör olarak Şenol hocanın bu yaptığını doğru bulmuyorum. Beşiktaş beni kovmadıkça gitmem dedi. Şimdi sen bunu söylerken işin başka flörtünü yapıyormuşsun.”

Hasan Arat: Fatih Terim ile her zaman gurur duydum

Bir yanıt yazın

Bali Otelleri
Başa dön tuşu